Herkese merhaba! Bu yazımızın konusu son dönemde trend haline gelen üçüncü nesil kahvecilik. Üçüncü nesil kahve, üçüncü nesil demleme teknikleri olarak sıkça duyduğumuz kahveciliğin aslında ne olduğunu merak ediyorsanız yazımızı okumaya devam edebilirsiniz. *Görsel alıntıdır.Üçüncü nesil kahveciliği anlamak için birinci ve ikinci nesil kahveciliği değerlendirmek gerekir diye düşünüyoruz. Kısaca değinmek gerekirse birinci nesil kahvecilik 20.yüzyılın başında suda çözünebilen kahvelerin kimyasal işleme tabii tutulmasıyla başlamıştır. Birinci nesil olarak adlandırılan dönemde kahveyle alakalı yapılanlar sınırlıdır ve iki şekildedir: Kahvenin alınıp satılması ve kahvenin tüketilmesi. Günümüz düşünüldüğünde birinci nesil kahvecilik oldukça ilkel görünüyor. İkinci nesil kahvecilik ise bugün dünyanın hemen her yerinde etkin olan Starbucks markasının öncesinde başladı. Söz konusu markanın sahibi Alfred Peet kendi soyadını taşıyan markasının ardından Starbucks'ı kurdu ve ikinci nesil kahveciliğin temsilcilerinden biri oldu. Diğer bir temsilci ise Gerry Ford'un 1987 yılından kurduğu Caffe Nero. *Görsel alıntıdır.Üçüncü nesil kahvecilik ise kahvenin bir kültür olduğunu ve bu kültürün sahiplenilmesi gerektiğini savunuyor. Bu sebeple de üçüncü nesil kahvecilik diğerlerinden daha derine bir inceleme yapılmasını gerektiriyor. Kahvenin çekirdeklerinin yetiştirildiği bölge, bu çekirdeklerin toplanması ve kavrulması gibi derin incelemelerin yanı sıra diğerlerinden daha farklı demleme teknikleri de sunuyor. Bunlara örnek olarak syphon, aeropress, V60 ve chemex verilebilir.
1 Comment
|
YazarDilara ERGÜL Kategoriler |